Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ikinci yarı | second half n. | ||
Economic activity in Turkey slowed down markedly in the second half of 1998. Türkiye'de ekonomik aktivite, 1998'in ikinci yarısında belirgin şekilde yavaşladı. More Sentences |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | (zaman diliminde) ikinci yarı | shank n. |
Colloquial | ||
Colloquial | beyzbol ve softbolda ikinci devre/yarı | bottom n. |
Military | ||
Military | amerikan ordusundaki piyade sınıfının ikinci dünya savaşı ve kore savaşı'nda kullandıkları yarı otomatik bir tüfek | m-1 rifle n. |
Military | amerikan ordusundaki piyade sınıfının ikinci dünya savaşı ve kore savaşı'nda kullandıkları yarı otomatik bir tüfek | garand rifle n. |
Military | ikinci dünya savaşı'nda birleşik krallık'ın savunması için toplanan gönüllü yarı zamanlı bir askeri birlik | home guard n. |